Edebiyatımızda her dönem oldukça farklı amaçlarla çok sayıda topluluk ortaya çıkmıştır. Bu toplulukların kimi oldukça uzun süre etkili olup mensupları bir arada kalırken birçoğu da kısa sürede dağılmıştır. Edebiyatımızda topluluklar halinde sanat anlayışı geliştirme ve bu anlayışla eser verme geleneği esas olarak Tanzimat edebiyatıyla başlar. Edebi topluluklar, ortaya çıktıkları toplumdaki siyasi, sosyal, ekonomik koşulların bileşkesi olma özelliğine sahiptirler. Tanzimat’tan günümüze sanat ve kültür hareketlerinin hareket noktalarını teşkil eden husus sanatın toplum için mi olması gerektiği yoksa sanat için mi olması gerektiğiyle ilgilidir. Bu tartışma esas olarak Fransız İhtilali’yle dünyaya yayılmış bir konudur. Edebiyatımızda bir bildiri yani manifestoyla yayın hayatına başlayan ilk topluluk Fecr-i Ati topluluğudur. Fecr-i Ati’den günümüze kadarki süreçte birçok edebi topluluk boy göstermiştir. Bu yazımızda, edebiyatımızda manifesto yayınlayan son topluluk, Yenibütüncü Şiir anlayışını ele alacağız.

Yenibütüncü Şiir Nasıl bir Harekettir?

Namık Kemal’le başlayan toplumcu edebiyat anlayışı, Nazım Hikmet’le birlikte siyasi bir nitelik kazanarak farklı bir boyuta evrilmiştir. 1980 Darbesinin doğurduğu siyasi baskı ortamında ortaya çıkan Yenibütüncü şiir, Nazım Hikmet’in yolundan giderek bireyin para karşısında metalaşmasına bayrak kaldıran bir edebiyat anlayışıdır. Yenibütüncü şiir, Cumhuriyet devri Türk edebiyatında İkinci Yeni şiir hareketinden sonra ortaya çıkarak en çok ses getiren topluluktur. 1980’den sonra da sanatçıların bir araya gelerek bildiri yayınladığı tek topluluk olma özelliğine sahiptir. Topluluğun temelleri 1980 öncesinde atılsa da gerçek anlamda topluluğun etkin hale gelmesi Seyyit Nezir’in Broy şiir dergisini çıkarmaya başlamasıyladır. Broy dergisinde şiirleri yayımlanan Veysel Çolak, Seyyit Nezir, Hüseyin Haydar, Metin Cengiz, Tuğrul Keskin, Broy dergisinin Kasım 1988 tarihli 27. sayısında yayımladıkları makaleyle Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının son manifestosunu imzalarıyla duyururlar.
Broy dergisi isimini Ruhi Su’nun bir türküsündeki sesleniş ünlemi olan ”Broyy” kelimesinden alır. “Yenibütün: Kendini biriktiren bireyin şiiri” başlığıyla edebiyat dünyasına kendilerini tanıtan bu beş şair, manifestodan sonra edebiyat çevrelerinde ciddi tartışmaları da başlatırlar. Gerek manifestolarında gerekse de eserlerinde kapitalizmin değerler erozyonuna uğrattığı insanın mücadelesini anlatırken imgelerle yüklü zengin bir dil kullanmışlardır. Yenibütüncü şairler kendilerini paranın büyüsünü bozmaya adanmış zekanın lirizmini temsille sorumlu görmüşlerdir. 80 darbesiyle politikadan korkan insanı kendiyle barışık bir politikleşmeye davet etmişlerdir. İnsani özün para hırsının tazyiki altında kireçlenmesine dur deme amacındadırlar.
“Broy” kelimesindeki kadar yerli ve halktan, “merhaba” kelimesi kadar evrensel bir çizgiye ulaşmayı amaçlamışlardır. Dilin dönüştürücü gücünü kullanarak hayat kadar dağınık bir yelpazede insana dair her şeyi hayat kadar örgütlü bir edebi anlayışla dile getirmek istemişlerdir. Yenibütüncü Şiir, insan hayatının karmaşıklığından yola çıkarak ekonomiden siyasete, tarihten gündelik yaşama kadar her şeyi ele almışlardır. Şiirsel bir dile yazılan manifestoları devrin politik şartları düşünüldüğünde oldukça kışkırtıcı ve cesurca söylemler taşımaktaydı. Yenibütüncü şairler, insanı zengin bir öz kabul ederek onu yaratma sürecinin etkin bir öznesi halinde getirmek isterler. Yenibütüncü şiir, kapitalist zihniyetin insan kitlelerine kabul ettirdiği paranın güzelliğinden ziyade insan emeğinin meyvesi olan ekmekteki ter ve hünerin güzelliğini benimsetmeye çalışır. Parayı ilah olarak sunan sistemi reddederek özgür asi, ve üreten, yaratan bireyin yaşama karşı sorumluluk ve etkinlik içinde olmasını ister bu şairler.
Yenibütüncü şiir, 1980 sonrası Türk şiirinde önemli bir yankı uyandırsa da bireyselleşmenin tüm gücüyle yaygınlaştığı 80 sonrası şiirinde pek uzun ömürlü olamamıştır. Broy dergisi yayın hayatına günümüzde de devam ederken Yenibütüncü şiir kısa süre sonra dağılmıştır. Topluluğun dağılmasında dönemin siyasi şartları kadar topluluk üyelerinin kendilerine has çizgiler takip etmesinin de payı büyüktür.

Kaynakça:
http://kenanyucel.blogcu.com/yenibutun-siir-manifestosu/2023961
https://siirdali.blogspot.com/2013/02/bir-siir-dusunuru-olarak-sair-veysel.html

Aykut Sarıtaş