Giordano Bruno Kimdir? Yaşamı, Ölümü ve Eserleri

Giordano Bruno (1548 – 17 Şubat 1600 İtalya, Roma)

Soylu bir ailenin çocuğu olarak 1548 yılında İtalya’nın Nola kasabasında dünyaya gelen Giordano Bruno, 16 yaşındayken Dominiken tarikatına girdi. Kopernikus sistemi ile tanışınca, Bruno tarikat mensubu bir kişi olmaktan sıyrıldı ve buna bağlı olarak Hıristiyan inancıyla arasındaki bütün bağları koparttı. Kiliseye karşı bir sistem içinde yer aldığından din sapkınlığı ile suçlandı. Engizisyon baskısından kurtulmak için Roma’ya ve ardından Kuzey İtalya’ya kaçtı.
Dinsizlik ile suçlandığı için hiçbir yerde kalıcı olarak yaşayamadı, sürekli gezdi. Cenevre’ye geçti, ardından Güney Fransa, Paris ve Londra’da devam etti yaşamına. 1582 yılında Sorbonne Üniversitesi’nde bir kürsü elde etti. Londra’da yapıtlarının bir bölümünü bastırdı. Londra’dan kısa bir süreliğine yine Paris’e geçen Bruno, bu defa da Almanya’ya gitti ve eserlerini yayımlatma çabalarını sürdürdü. Daha sonra Zürih’e geçen Bruno, bir İtalyan aristokrat tarafından Venedik’e davet edilince bu daveti kabul etti. Burada Galileo Galilei ile tanıştı. Ama Mocenigo adlı bir aristokratla çatışınca, onun tarafından Engizisyon’a teslim edildi. Bruno’ya, düşüncelerinden vazgeçmesi ve sonsuz evren görüşünün din sapkınlığı olduğunu kabul etmesi halinde kilise tarafından affedileceği söylendi. Ama o, gördüğü bütün işkencelere rağmen, görüşlerinden taviz vermedi ve ölüme mahkûm edildi.

Giordano Bruno, “Tanrı, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır; yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için Tanrı’yı kullanırlar.” demiştir…

Giordano Bruno,’nun Ölümü

“Ölümümü bildirirken siz benden daha çok korkuyorsunuz” Giordano Bruno,ölüm kararını kendisine bildiren yargıcın yüzüne bu şekilde yanıtı vermiştir.

Kilisenin bu kararı, 1600 yılının Şubat ayında, Roma’da Campo de’ Fiori meydanında Bruno’nun diri diri yakılması ile yerine getirildi.

Bruno evrenin sonsuzluğu yanında evrenin birliği ilkesini de benimser. Buna göre Ortaçağ felsefesinde temel alınan gök ile yer ayrılığını reddeder. Bruno, Tanrı’nın ve evrenin birbirinden farklı iki töz olmadığı, ama aynı gerçekliğin iki sonsuz görünümü olduğunu kabul eder. Ona göre her şey Tanrısal kuvvetin görünüşüdür:

“Ne gördüğüm hakikati gizlemekten hoşlanırım, ne de bunu açıkça ifade etmekten korkarım. Aydınlık ve karanlık arasındaki, bilim ve cehalet arasındaki savaşa her yerde katıldım. Bundan dolayı her yerde zorlukla karşılaştım ve cehaletin babaları olan resmi akademisyenlerin yanı sıra kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde hedef olarak yaşadım.”

Düşüncelerinin açıklanmasının kendisi için çok tehlikeli olduğunu bildiği halde, yukarıdaki cümlesinden de anlaşılacağı gibi, yazı ve konuşmalarında düşüncelerini hep böyle açıkça ifade etmiştir.

Giordano Bruno’nun Eserleri

Il Candelaio (Şamdancı) (1582)
Della Cause principio et uno (Neden, ilke ve birlik üzerine) (1584)
De l’infinito universo et mundi (Sonsuz evren ve dünyalar üzerine) (1585)
De gl’heroici furori (Yiğitçe öfkeler üzerine) (1585)


Göz Atın!

Tarık Buğra Kimdir? Kısaca Hayatı ve Eserleri

Tarık Buğra Kimdir? (2 Eylül 1918 – 26 Şubat 1994) Tarık Buğra,  1918’de Akşehir’de doğdu. …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir